Vah Karadeniz vah

Karadeniz talan ediliyor. Çay, fındık ve kivi üretiminde ön sıralarda yer alan bölge, doğal güzellikleri yanı sıra tarımda da lokomotif bölgeler arasında. Ancak iktidarın rantçı politikaları nedeniyle bölge illerinden Gümüşhane’nin yüzde 93’ü, Giresun’un yüzde 85’i, Rize’nin yüzde 82’si, Trabzon’un yüzde 77’si ve Ordu’nun yüzde 74’ü maden alanı haline geldi.

TEHLİKE ÇANLARI ÇALIYOR

Giresun’un 317 kilometre karelik yüzölçümünün yüzde 85’ine, “Maden arama ruhsatı’’ verildi. Şehrin her yanında, altın, bakır, kurşun, çinko ve gümüş arama ruhsatı alan maden şirketleri ağaçları kesip, kazılara başladı. Madencilik, tarım, su havzaları, orman ve yaylaları tehdit ediyor. CHP Giresun Milletvekili Elvan Işık Gezmiş, ruhsat verilen bölgelerde, yüzde 90 orman, yüzde 85 tarım ve yüzde 84 de iskan alanı bulunduğunu söyledi.

Gezmiş, TBMM’de yaptığı açıklamada şunları söyledi:

DOĞA KATLEDİLİYOR

“Çatalağaç köyünde kurşun, çinko ve bakır madeni işleten şirket ağaç kesimi yaparak doğaya zarar veriyor. Madencilik faaliyetlerinde açığa çıkan kimyasal maddeler derelere verilerek içme suyu ve tarımsal sulama kaynakları tehdit ediliyor. Giresun’un eşsiz doğası ile halkın tek geçim kaynağı olan fındığın, çayın korunması ülkemizin geleceği için büyük önem taşıyor. Giresun’un üstü, altından daha değerlidir. Doğanın katledilmesine, ormanlarımızın, meralarımızın talan edilmesine, yeraltı ve yer üstü kaynaklarımızın kirletilmesine direneceğiz’’

AKP’li vekilin madeni Giresun’un derelerini zehirliyor

AKP Iğdır Milletvekili Cantürk Alagöz’e ait maden şirketi beş yıldır Giresun’u delik deşik etti. Şirkete ‘’köy yollarını süresiz kullanım hakkı” verildiği ortaya çıktı. Tirebolu, Görele ve Doğankent ilçe sınırları içindeki maden ocağının atık deposunun patlaması sonrası da yayılan kimyasallar Harşit vadisindeki derelere zehir saçtı.

Giresun köylüleri endişeli.

Köylünün suyuna zehir karışıyor

Giresun’da Alagöz Madencilik’in ağır metallerle kirlettiği Derindere Batak deresi alarm veriyor. Doğankent, Tirebolu ve Görele’nin köylerinde yaşayanların suyu, maden atıklarındaki ağır metallerle zehirleniyor. Son üç yıldır civardaki dereler bulanık akıyor. Yıllardır maden şirketine karşı mücadele veren yöre halkı, “Mağduruz, sularımız gitti, derelerimiz gitti, balığımız yok. O cebini dolduracak ancak bizim gidecek başka yerimiz yok” diyor.